Bozuk para
Bir adam bir gün parasını bozdurmaya gitmiş.bir bakkala girmiş.abi şu parayı bozarmısın demiş.adam demişki:hayırr.adam nedenini sormuş.bakkalcıda şöyle yanır vermiş-bu parayı bozamam çünkü tamir parasını benden istersin
Korkunç karne
Temel eve geldiğinde annesi temele sormuş:"uşağum karnen nerde" diye oda; -ana arkadaşuma verdum babasını korkutacak :-)
Bunaklar
huriye nuriye ve duriye varmış huriyeyle nuriye duriyeye çay içmeye gitmişler neyse akşama kadar çay içip durmuşlar huruye duriyeye hadi kalkalım demişler bunlarda90 95 yaşlarında oldukları için herşeyi unutuyolarmış eden kalkmışlar yolda huriye duriyeye akşama kadar otuduk bi çay demlemedi demiş nuriyede sen nezamn gördün duriyeyi demiş
Marangoz
TEMEL YABANCI DİL BİLMEDEN Bİ BAYAN ARKADAŞ BULMUŞ.AKŞAM YEMEĞİNE DAVET ETMİŞ.KADIN TABAK RESMİ ÇİZMİŞ,TEMEL TAMAM YEMEK DAVETİM KABUL EDİLDİ DEMİŞ.KADIN KADEH RESMİ ÇİZMİŞ,TEMEL İÇKİ İSTİYOR BENDEN DEMİŞ VE HEMEN İÇKİ ISMARLAMIŞ.İÇKİDEN SONRA KADIN YATAK VE KARYOLA RESMİ ÇİZMİŞ: TEMEL- VAY ANASINI BE KADIN BENİM MARANGOZ OLDUĞUMU ANLADI DEMİŞ.
Yaşayarak öğrenmek ve Napolyon
Birgun Napolyon dusman askerlerinden kacarken,bir bakkal dukkanina girmis,bakkala hemen kendisini saklamasini emretmis;Bakkal Napolyonu uygun biryere saklayip,biraz sonra gelen dusmanlarinada:'Az evvel biri kosarak su tarafa dogru kacdi'diye savusturmus.Nihayet biraz sonra Napolyon'un muhafizlari yetismisler;Bakkal omrunde bir daha karsilasamayacagi Napolyon'a sormus: 'Efendim,af buyurun ama merak ettim,olumle bu denli burun buruna gelmek nasil bi duygu? Napolyon birden ofkelenmis.'Sen kim oluyorsunda benimle boyle dalga gecercesine konusabiliyorsun?diye bagirmis.Hemen askerlerine,adamcagizi kursuna dizmelerini emretmis.Askerler bakkalin gozunu baglayip, karsisina dizilmisler.Mermiler namlulara surulmus,artik 'ates' emri verilecek... Adamcagiz icinden:'Ahh,ne yaptin sen?simdi olup gideceksin' diye dusunurken arkadan bir cift el uzanmis,gozundeki bagi acmis. Karsisinda Napolyon varmis.Tek cumleyle cevaplamis Napolyon: "ISTE BOYLE BI DUYGU" "YASAYARAK OGRENMEK,BEDELI EN YUKSEK OGRENME BICIMIDIR"
Cenaze
Bir gün nasrettin hoca pazara hindi satmaya gitmiş o günde pazarda cenaze varmış cenazeyi çarşı içinden götürürken nasrettin hocanın yanında duran bir adam hocam cenazenin arkadasından mı?gitmek sevaptır yoksa önünden mi? gitmek sevaptır diye sormuş hocada adama bakarak taputun içine girmede nereden gidersen gitt demiş
:)
Sene bin dokuzyüz çift sıfır
Sene bin dokuzyüzçiftsıfır dedeniz bilmez ama belki babanız bilir. Salı günü cuma namazından çıktıktan sonra at üstünde yaya olarak harbe gidiyoruz. Çölde kar diz boyu. Karşımda düşman askeri. Çektim kılıcımı iki el ateş ettim. Benim kokumu alçıya aldılar. Arabada son sürat gidiyoruz damla benzin yok. O zamanlar elektrikte yoktu mum ışığında televizyon izliyorduk.:-)
Biyoloji sınavı
Biyoloji sınavı haberini alan çocuklar yazılı dersine kadar hazırlık larını tamamlarlar.. ders saati sınıfa gelen hoca: '' herkes labaratuara yazılıyı orada yapacağım'' der. çocuklar şaşkın bir sekilde çıkarlar labaratuarda sadece birtek mikrosgop vardır. Hoca:''bu mikroskopta bir hayvan bacağı var onu inceleyip hangi hayvan olduğunu bana söyleyeceksiniz''der. çocuklar sırayla inceler ama bişiy anlamazlar bu durum karşısında sinirlenir ve hızla sınıftan çıkar. Hoca:'' dur sen kimsin hemen gel buraya'' öğrenci girmez sadece bir ayağını aradan uzatır ve... '' hadi tanısana tanısana yaaa okadar mkolaymı?'' der...
Şeker
öğretmen sorar ayşe içinde şeker geçen bir cümle söyle.. ayse dediki bugun bır bardak süt içtim
Karne
Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
-"Getir bakayım şu karneyi!"
-"Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..."
SERÇE
Serçenin biri bir bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş. Bir anda farketmiş ki, bir yolun bir metre üstünde uçuyo ve karşıdan da motorsikletli bir adam geliyo.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar...ama nafile...
Serçe "çotaaank" diye kaska çarpıp düşmüş.
Şimdi, motorcu sıkı bi hayvansever ya,doğal olarak hemen atlamış motordan;koşmuş serçenin yanına.Serçe baygın yatıyo.. kıyamamış,bırakamamış yolda;almış getirmiş eve. Eskiden kalma bi de kafesi var evde..baygın serçeyikafesin içine güzelce yerleştirmiş.. yanına da az biraz su,az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamıs.. Daha tam seçemiyo ortalığı.. hafif bulanıklık var yani...Bi bakmıs ki parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde...
Birden dank etmiş vaziyet: Hassittiir!!! laan motorcuyu öldürmüşüz...
BURDAN DUYULMUYOR
Papaz ,iki metre ilerisinde duran zangoça sormuş .
- "Gizli gizli sen mi içiyorsun kutsal şarabı?"
Zangoçta derin bir sessizlik...İyice köpürmüş
- Papaz: "Sana soruyorum be adam!Duymuyormusun beni?
-"Hayır burdan hiçbir şey duyulmuyor efendim"
- "Olacak şey mi! İki adım öteden beni duymuyorsun
.." Zangoç bıyık altından gülmüş,
- " İsterseniz yer değiştirelim anlarsınız..." Yer değiştirmişler.Bu kez zangoç seslenmiş
-"Kilise için toplanan bağışları kim zimmetine geçiriyor?' Papaz kendi kendine söylenmiş.
-"Hakikaten yahu! Buradan hiç bir şey duyulmuyor.
İki arkadaş bir gece, bir parti dönüşünde yürüyerek eve dönerlerken bir tanesi, biraz macera olur eğleniriz düşüncesiyle ilerideki mezarlığa girip kestirmeden gitmeyi önerir ve digeri de hemen kabul eder.Mezarlığın içine girerler ve yürümeye başlarlar. Çok derinlerden "tong tung" diye garip seslerin geldiğini farkederler.İki arkadaş bir taraftan tırsarak bir taraftan da tırstıklarını birbirlerine belli etmeyerek yürümeye devam ederler ama bu korkunç ses onlar yürüdükçe artmaktadır. Epey ilerledikten sonra ilerideki sis bulutunun arkasında bir kıpırtı görürler. İyice tırsmışlardır artık ama "erkeklik" ya, yürümeye devam ederler. Sis biraz dağıldığında, farkederler ki; bir mezar başında bir yaşlı adam, elinde çekiçle mezar taşına birşeyler yazmaktadır.Bunu gören iki arkadaş, müthiş bir şekilde rahatlayarak sorarlar çıkışarak Uf yahu amca, bu saatte çalışılır mı? Biz de seni hayalet sanıp korkmuştuk!
Yaşlı adam da şöyle bir kafasını kaldırıp gençleri süzdükten sonra sinirle homurdanır
Adımı yanliş yazmiş gerizekalılar ....!!
Hocam Sahanıza Geçin de Başlayalım
Boluspor-Trabzonspor maçı sırasında hakem Trabzonspor'un net 2 golünü vermez, Boluspor'a havadan bir penaltı verir. Maç çığırından çıkmıştır. Trabzonsporlular neredeyse sahayı terk etmeyi düşünürler. Boluspor penaltıyı gole çevirdikten sonra, Kaptan Cemil santrayı yapmaz bekler. Hakem düdüğü bir daha çalar, ama Kaptan Cemil hala topa dokunmaz. Hakem, ''Cemil neden başlamıyorsun, bak kart çıkartırım'' der. Cemil, ''hocam sahanıza geçin de başlayalım'' der.
GİTMİŞ OL:
=)) Adam elindeki son 500 dolarla kumar oynamaya karar verir ve LasVegas'ın yolunu tutar... Ve inanılmaz bir talih; tam 3 milyon dolar kazanır. Hemen otel yönetiminin kendisine tahsis ettiği kral dairesine çıkar ve karısına telefon eder: - "Hayatim, evde misin?" - "Evet kocacığım." - "İyi. Hemen hazırlan o zaman. Çabuk bavulunu hazırla. Kumarhanede tam 3 milyon dolar kazandım." - Kadın sevinç dolu bir çığlık atar ?Ayyyyyyyyyyy harikasın!! Hemen hazırlanıyorum.. Peki ama nereye?? Paris?; Karayipler?; Acapulco?; Guney Amerika?..." - Adam cevap verir: ? Umurumda değil. Sadece eve döndüğümde çoktan gitmiş ol .